Obi'de 7. gün (13.09.2018)

Obi'de günün ilk etkinliği "internette oyun oynama bozukluğu" sunumuydu. Paü Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Burcu Çakalöz bağımlığının tanımından söz etti. internet bağımlılığı artık oldukça yaygın, çünkü internet günümüzde kolay ulaşılabilir bir dünya. her an her yerde internette ulaşıyoruz ve çeşitli şekillerde kullanıyoruz. Daha sonra bize internet bağımlısı olup olmadığımız soruldu ve Young tarafından oluşturulan "internet bağımlılığı ölçeği"ni doldurduk. ben değerlendirme sonucuna göre internet bağımlısı  değilmişim, ki zaten değilim :) peki internet bağımlığı nasıl başlıyor? bazen eğlenme amaçlı, bazen sıkıntıdan, bazen gerçek dünyadan kaçmak için internete yönelme başlıyor. Doc.Dr. Sibel Yoleri ise internet guvenligine iliskin bir sunum yapti ve dijital oyun oynamirken nelere dikkat etmemiz gerektigini tartistik. Gruplar halinde guvenli internet kullanimina yonelik ailelere, ogretmenlere, gençlere ve cocuklara yönelik afisler hazirladik. Biz genclere yonelik hazirladik broşuru. ardından tinkercad programında bazı arkadaşlarımızın portreleri tarandı, oldukça keyifli bir etkinlikti bu. artık Obi'nin sonuna gelmiştik. ben katılımcı arkadaşlardan bir afiş hazırlamalarını rica ettim. bu afişe isimlerimizi yazdık. kapanışta Nesrin hocamız katılımcılara teşekkür etti, biz de aynı şekilde proje ekibine :) kafamda bir çok fikirle Denizli'den ayrılıyorum. bir hafta boyunca birçok bilgi edindim ve dijital elçi oldum. dijital oyuna açılan penceremden kocaman bir dünya yaratmak dileğiyle.
sevgiler OBİ...

Obi'de 6. Gün (12.09.2018)

Günümüz cocuklara yonelik digital oyunlari tanimakla başladı. Bedtime Math, Lego life, jimu gibi oyunları inceledik. ardından dili Türkçe olan ve okul öncesi dönemdeki çocuklara yönelik olan oyunlar araştırdık. ben Otsimo ve Kes sesi oyunlarını inceledim. Otsimo, otizm spektrum bozukluğu, down sendromu ve öğrenme zorlukları yaşayan çocukların eğitimine evde destek vermek için çocuk psikologları ve eğitmenler gözetiminde geliştirilmiş, uluslararası sertifikalı ve ödüllü bir eğitici oyun uygulamasıymış (https://play.google.com/store/apps/details?id=com.otsimo.app&hl=tr). Kes sesi ise, okul öncesi ve ilköğretim birinci sınıfta eğitim gören 4-7 yaş aralığındaki öğrencilerine hitap eden bir oyunmuş.  Oyunda, alfabede bulunan sesli ve sessiz harfler ekrana, doğru telaffuz sesleri ile birlikte geliyor ve oyuncu telaffuz edilen sesin hangi harfe ait olduğunu diğer harfler arasından seçerek bilmeye çalışıyor. Bu sayede ses bilgisi ve yazı farkındalığı oluşturması hedefleniyormuş (https://bau.edu.tr/icerik/11070-dijital-egitsel-bir-oyun-kes-sesi).  bu etkinliğin ardından bir tanışma etkinliği yaptık, her arkadaşımıza ismimizi söyledik ve iki özelliğimizi ifade ettik. şişirdiğimiz balonlara adımızı yazıp alfabetik sıraya girmeye çalıştık ve bu durum epey kaos yarattı Doç. Dr. Sibel Yoleri hocamız bu kaosun dijital ortam içinde geçerli olduğunu söyledi bize. dijital oyunda da yönergeye ihtiyacımız olduğuna değindi. dijital ebeveynlikten bahsettik ve her grup dijital ebeveynlikle ilgili çeşitli dramalar yaptı. Öğleden sonraki oturumda ise Paü Teknokentte Mucit Atölyesine geçtik ve burada Cubetto kodlama oyununu oynadık. Aynı zamanda okul öncesi dönemdeki çocuklara yönelik olarak beden ile ritm ile kodlama oyunlarına örnekler verildi. 3d kalemiyle flementten tasarımlar yaptık, benim tasarımım renkli yüzükler :))) dün Scratch 2'de yaptığımız anahtarlık tasarımının 3d yazıcıda nasıl basıldığını gözlemledik. çok keyif aldığım bir atölye çalışması oldu. ben de lisans öğrencilerimizle kodlama oyunları oynayacağım ve onların yeni fikirler üretmeleri için beyin fırtınalarına derslerimde yer vereceğim. Belediye ile ortak bir çalışma yürütülebilir ve dijital oyun merkezi oluşturulabilir gibi bir fikrim oluştu, bunun için girişimlerde bulunacağım. gün sonunda dijital ebeveynlikle ilgili bir puzzle oyunu yaptık. OBi adlı robotumuzu kodlayarak puzzle tamamlıyoruz. bu fikirler günün fikri seçildik, tüm yıldızlar bizim oldu ;) bugün güzel ve öğretici geçti. 

Obi'de 5. gün (11.09.2018)

bugün yine gruplar halinde dijital dünyayı konuştuk. biz ebeveynlere önerilebilecek dijital oyunları tanıtmaya, özelliklerinden bahsetmeye ilişkin bir afiş hazırladık. buna yönelik araştırmalar yaparken yeni oyunlardan haberdar oldum. bunlardan biri Albert Robot. Albert robot  olarak işlev görüyor, bir talimat alıp ve uyguluyor. Albert bilgi depolayan ve yürüten akıllı bir telefon veya tabletle birlikte çalışıyor. Sadece  anne-babalar için değil, ziyaretçileri çocuk olan herkesin faydalanabileceği bir materyal. Unruly Splats ise bir hareket ve motor gelişim etkinliği denilebilir. bu oyunu çok begendik ( https://www.youtube.com/watch?v=wBcYbxRhpHk). Bir sonraki etkinlikte yapay zekadan söz ettik. Yapay zeka ile daha çok çalışmaya ihtiyaç var. sonrasında yine bir önceki gün yaptığımız Scratch 2 etkinliğine devam ettik. Scratch'de pratik yaptıkça sevmeye başladım bence :) öğretmen adaylarımızı da birçok dijital oyun ile tanıştırmak istiyorum. vereceğim oyun derslerinin bir kısmını etkili dijital oyunlar ve kodlama eğitimi oluşturacak, bu kesin :)

Obi'de 4. Gün (10.09.2018)

Bu sabah atölyemizde 3 güzel oyun bizi bekliyordu. Ben ve grup arkadaslarim ilk olarak doc oyununu oynadik..bu  oyun minik bir robotun yer yön bulmasini kodlamak uzerine. Cok begendim bu oyunu. Kucuk cocuklarin da oldukca ilgisini çeker diye dusunuyorum. Ayrica somutu ve dijitali birlestiren guzel bir mateeyal. Daha sonra ipad ile yonetilen baska bir robotu yonlendirdik ve onun bir noktadan baska bir noktaya bir kutu tasimasini sagladik. Ben bu robotu çokkk sevdim 😍 aslında hepimiz çok çok sevdik ve onunla harika fotograflar cekindik 😂 son olarak da yine ipad ile yonlendirilen bir topu bariyerli bir yoldan bariyere carpmadan cikarmaya calistik. Sonra bir kutunun icine yerlestirdigimiz resim kagidina guaj boyalar doktüp yine ipad ile topa komut verdik ve resim yaptik. Bu top suda da calisiyormus, ilginc. Ben en cok doc u sevdim. Okul oncesi donemdeki cocuklar icin oldukca uygun oldugunu dusunuyorum. Bu oyunu satin alıp oyun derslerimde kullanmak istiyorum. bu etkinligin ardindan tinkercad isimli kodlama programini tanidik. 3 boyutlu yazicida tasarlamak uzere bazi calismalar yaptik. Soyut birseyi somut bir urunle sonuclandirmak icin basit bir programmis ama sanirim beni sarmadi :/ son olarak da Scratch 2 ile bir hikaye olusturduk. Ben cadıdan kaçan bir prenses hikayesi tasarladim 😉 cok tatli oldu. Bugun cok cok eglendim ve ogretmen adaylarina erisime acık bircok dijital ouyunla tanismalarini tavsiye edecegim 😊 onlar da cok sevecektir eminim.

Obi'de 3. gün (09.09.2018)

bugünümüz "dijital oyun" mu, "geleneksel oyun" mu? sorusu ile başladı.
her ikisinin de artıları ve eksilerini tartışmak üzere iki gruba ayrıldık ve ben dijital oyun grubundaydım. grup olarak dijital oyunların artılarını şöyle sıraladık: el-göz koordinasyonu, uzamsal konsantrasyon, analitik beceriler, dikkat becerileri, yansıtıcı düşünme, hızlı karar verme, aynı anda çok iş yapma, evrensel vatandaşlık sunma, yabancı bir dil öğrenme. ardından Piaget, Freud, Vygotsky olsaydı... dijital oyunla ilgili ne düşünürdü diye düşündük. örneğin Piaget der di ki: "esneklik ve uyum sağlamak için dijital oyun gereklidir." geleneksel oyun grubu ise dijital oyunun obeziteye neden olacağından, çocukları hareketsiz kılacağından, dokunarak hissetmenin öneminden vb. bahsetti. sonuç olarak hem geleneksel oyunların hem de dijital oyunların kontrollü bir biçimde, dengeli olarak çocuğa sunulması gereği fikrinde karar kılındı.

Daha sonra OSMO isimli uygulamada tangram, numbers gibi oyunları tablette grup halinde oynadık. önce oyunu anlamada biraz zorlandık ama daha sonra yönergelere göre aşamaları tamamladık. pizza oyununda sıkılsam da tangram ve numbers oyunları güzel. saklambaç, domino, Türkiye haritasında şehirlerle eşleştirilen nesneler (örneğin, Malatya-Kayısı, Giresun-Fındık gibi), gölge-nesne eşleştirmesi gibi birçok oyunun dijital ortama uyarlanabileceğini konuştuk. bazı arkadaşların elinden tableti almak oldukça zor oldu :)

Öğleden sonra "Çocuklar için Programlama" ve "Çocuklar için kodlama" isimli kitapları inceledik. bize verilen bir labirentte doğru çıkış yolunu bulmak üzere bilgisayarsız kodlama yaptık. bir ebe seçtik ve dörder kişilik gruplarda, bahçede kodlamayı nasıl yapacağımızı tartıştık. ilk etapta fiziksel imkanların elverişsizliği nedeniyle zorlansak da, sonra seçilen ebeye bedenini kullandırarak ve yönergeleri takip ettirerek labirentten çıkmasını sağladık. örneğin 3 adım ileri git, sağa dön, 4 adım ileri git, 1 adım geri gel, gibi sesli ve görsel yönergeler verdik. sesli yönerge kısmında ben hep davul çaldım :)

son olarak yine Obi'de neredeyim?i tartıştık ve grupça bir bulmaca hazırladık. bulmaca kelimeleri gün içinde öğrendiğimiz kelimelerden oluşuyordu. bilgisayarsız kodlamaya atıfta bulunarak bir başlangıç noktası belirledik ve yönergelerle ve açıklamaları okuyarak, arkadaşlardan cevapları bulmalarını istedik. bu, bizim günü özetleme tercihimizdi. çocuklarla da çalışırken nesneler vb. kullanılarak çeşitli bulmaca versiyonları üretilebilir.

bugün, Osmo ve bilgisayarsız kodlama ile tanıştım. aslında aşina olduğumuz şeyler ama deneyimle fırsatım oldu. öğrencilerimle bilgisayarsız kodlama etkinliği yapmayı düşünüyorum, çünkü düşünme ve problem çözme becerilerinde etkili olduğunu düşünüyorum. Anaokullarındaki açık hava etkinliklerinde bilgisayarsız kodlama etkinlikleri yer alabilir. Böylece, çocukların bedenlerini bir bilgisayar gibi kullanmalarını fark etmeleri sağlanabilir. Bu da, ileride kodlamanın çocuklar için daha anlaşılır olmasını sağlayabilir.

Obi'de 2. gün (08.09.2018)

Obi'de 2. Gün de oldukca keyifliydi. 

Ilk olarak gercek oyuncaklarla oynadik. Ama sıkıldık. Sonra tabletten oyunlar oynadık. Dijital oyunlar daha ilgi cekici elbette ama bence gercek bir materyale dokunmak daha guzel. Ancak dijitaller de günümuzde olmazsa olmaz. Bu iki oyun turu ile ilgili (geleneksel ve dijital olmak uzere) 2 poster hazirladik. Surecte cok eglendik. Bugün ilk kez karsilastigim Stratch programi cok eglenceli. Kodlama yapmayi sevdim ve basarili da oldum bence 😂 daha da gelistirmek isterim bu programda kendimi. İlk izlenim olarak hem öğretmenlerin hem de öğretmen adayların, hatta akademisyenlerin bile dijital oyun gerçeği ile tanışmaları gerektiğine inanıyorum. Öğretmen adaylarımızı dijital oyun eğitimlerine katılma konusunda teşvik etmem gerekiyor gibi, çünkü günümüz çocukları bu teknolojik gelişmelerin içine doğuyor ve bunu reddetmek imkansız gibi. Oyun derslerimizde de dijital oyunlara yer vermek lazım. önce biz bi' öğrenelim de bakalım. Obi ile dijital oyuna devam...

Obi'de ilk gün (07.09.2018)

Obi'de ilk gunumuz cok keyifliydi. Belma hocanin oyun etkinlikleri katilimcilarin kaynasmasini sagladi. eğitim, ismen tanıdığım ama hiç tanışmadığım alan hocalarımla tanışma fırsatı sağladığı için çok mutlu oldum. ayrıca okul öncesi eğitim alanında yeni ve genç akademisyen arkadaşlarımızla buluşmak da oldukça güzel. Belma hoca bize pipetle oyun'u anlatma etkinligi yaptırdı. ben Belma hocanın etkinlik tarzını bildiğim için çok keyif alacağımızdan emindim zaten oyuna başlarken :) ve beklediğim gibi de oldu, cok guzel bir etkinlikti. Iyi projeler ortaya cikardık. özetle ilk gün dedim ki: Iyi ki gelmişim :)

MERHABA OBİ, bakalım bana neler öğreteceksin?